Erdal İnönü vefat etti

Bir döneme damgasını vurmuş siyasetçi. 1 yıldır tedavi gördüğü kan kaneserine yenik düştü.Son donemlerde SHP nin Onursal Başkanlığını yapıyordu. Ama artık yok, aramızdan ayrıldı. 🙁

O sevimli uslubu ve karakteri ile siyasetçilerin en sevilenleri arasındaydı bir dönem. Ben ve benim yaşıtlarım hep onu sevimli ve burnundan konuşması ile anacaktır eminim. Meşhur İnönü usulu denize Çivileme atlamasınıda unutmayacağız. Siyasi görev dönemlerinde bu kadar aklımız başımızda olmadığından siyasi geçmişi hakkında bir şey yazamıyorum. Benim için sevecen, neşeli bir siyasetçi olarak kalacak hep.


Allah rahmet eylesin. 🙁


Erdal İnönü’nün haytaından bir kaç anektod:


Kendisini sinema çıkışında yakalayan bir gazeteci sorar:
– Sayın İnönü, sizi bu sıralar sinema salonlarında göremiyoruz pek?
– Tabii göremezsiniz sinema salonları karanlık oluyor.
***
Parti başkanı iken zaman zaman sevenleri onu omuzlara almak isterdi.
Bu tür gösterilerden hoşlanmayan İnönü, kıyafetine bulundu yere bakmadan hemen yere yatardı. Kimse kendisini kaldıramasın diye böyle dururdu bir süre.
***
Meclis Genel Kurulu’nda hararetli kavgalar yapılırken bu atışmalara taraf olmaz Bakanlar Kurulu sıralarındaki yerinde oturur fizik problemleri çözerdi.
***
“Erdal yetiş fare var” diye çığlığı basan karısına gayet sakin “Bana ne Sevinç, ben kedi miyim?” diyeyanıt vermiştir.


Geçmişe baktığımızda hayatının kısa hikayesi ise şu şekildeydi :

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Başbakanı İsmet İnönü’nün oğlu Erdal İnönü 6 Haziran 1926 Ankara’da dünyaya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da yaptı, 1947’de Fen Fakültesi’nden fizik lisansı diploması aldıktan sonra ABD’ye gitti, Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü’nde lisans üstü öğrenimi yaptı, yüksek lisans ve doktora derecelerini aldı, Teorik fizik alanında araştırmalar yaptı, Yurda dönünce Ankara Üniversitesinde Fizik Asistanı olarak göreve başladı.

Askerlik görevini yaptıktan sonra üniversite doçentlik sınavını verdi, 1957-1960 yılları arasında tekrar Amerika’ya giderek “Atom Enerjisinden Yararlanma” programı içinde çeşitli üniversite ve araştırma enstitülerinde araştırmalar yaptı.

ODTÜ’DE REKTÖRLÜK

1964 – 1974 tarihleri arasında Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nde Fizik Profesörü olarak çalıştı, ODTÜ’de öğretim üyeliği görevinin yanı sıra araştırma ve yönetim görevleri de yaptı, Teorik Fizik Bölümü Başkanlığı, Fen Edebiyat Fakültesi Dekanlığı, Üniversite Rektörlüğünde bulundu.

1974’te İstanbul Boğaziçi Üniversitesine geçti, 1974-1983 yılları arasında fizik profesörlüğünün yanı sıra 6 yıl kadar da Temel Bilimler Fakültesi Dekanı olarak görev yaptı.

Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumunun kuruluşuna katkıda bulundu ve TÜBİTAK Temel Araştırmalar Enstitüsü’nde kurucu müdürlük görevini yürüttü.

SODEP’İN KURUCU GENEL BAŞKANI

Aynı zamanda NATO Fen Komitesi’nde çalıştı ve UNESCO Yürütme Kurulunda görev aldı. 1983 yılında siyasete atılan Erdal İnönü, Sosyal Demokrasi Partisi’nin (SODEP) kurucu Genel Başkanı oldu, SODEP ile Halkçı Partinin Birleşmesi sonucu kurulan SHP’nin ilk olağanüstü kurultayında SHP Genel Başkanı seçildi, Bu görevini 1993 yılına kadar sürdürdü.

İnönü, 1986 yılı ara seçimlerinde İzmir Milletvekili seçilmiş, 1987 ve 1991 genel seçimlerinde yeniden aynı ilden milletvekili seçilerek parlamentoda görevine devam etti.

1991 Genel seçimlerinden sonra Doğru Yol Partisi ile SHP’nin kurduğu koalisyon hükümetinde Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı olarak görev üstlendi ve 1993 yılına kadar bu görevini sürdürdü.

SHP’nin Cumhuriyet Halk Partisi ile birleşmesinin ardından, 27 Mart 1995 tarihinde Koalisyon’un Sosyal Demokrat kanadında değişikliğe gidildi, Erdal İnönü bu değişiklikle Dışişleri Bakanı olarak atandı ve 1995 yılının Mart ve Ekim ayları arasında Dışişleri Bakanı olarak görev yaptı.

Tanıyanlardan Erdal İnönü :

HİKMET ÇETİN:
Son ziyaretimizde içeri giridiğimizde kitap okuyordu. Bizi görünce ‘Siz nereden çıktınız’ diye sordu ve çok sevindi.
Bir araya geldiğimizde bize Türkiye’deki iç sorunları sordu. Özellikle Kuzey Irak sorunu ve sınır ötesi operasyon hazırlıklarını anlatmamızı istedi ve fikrimizi aldı. Türkiye’nin planının ne olduğunu sordu.
Bunlardan çok başta gelen endişesi sokaklardaki terör protestolarıydı.Bu protestoların PKK’nın daha önce başarılı olamadığı bir alanda Türkiye’ye zarar vermesinden korkuyordu.
Hastanede ziyaret ettiğimizde çok zayıflamıştı ama direniyordu.
Büyük bir kayıp Böylesine birikimli, kültürlü bir devlet adamını kaybetmiş olmanın üzüntüsünü yaşıyorum.

SÜLEYMAN DEMİREL:
Teessürle öğrendim, Türkiye’nin zor zamanlarında beraber çalıştık. Sağduyusuna, serinkanlılığına, vatanperverliğine şahit oldum ve takdirle karşıladım.
Doldurulması zor bir boşluk bırakmıştır. Siyasetin özünden ödün vermeden uzlaşmayı başarabilen ve karşı tarafı ikna edebilmeyi başaran bir insandı.
Önce bilim adamı, sonra devlet adamı ve sonra siyaset adamıydı.
Ailesine, kendisini sevenlere, milletimize başsağlığı ve merhum İnönü’ye de Allah’tan rahmet diliyorum.

TANSU ÇİLLER:
Çocukluğundan beri aldığı belli bir siyasi terbiye vardı. Çok uyumlu bir çalışmamız oldu siyasette. Daha sonra siyasetten ayrıldı. Siyaset sonrasında da aynı çizgisini devam ettirdi. Vizyon sahibi ve nazik bir üslubu vardı. Ülkemizde ayrı bir yeri olmuştur. Sol zaman zaman kendisine başvurmuş, geri dönmesini istemiştir. Ailesine ve tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum..

OKTAY EKŞİ:
Çok üzüldüm… Gerçek bir vatansever, gerçek bir demokrat bilim adamını kaybetmiş bulunuyoruz. Derin üzüntü içindeyim. SODEP’in 1983 yılında Erdal İnönü tarafından kurulması nedeniyle yakın çalışma şansını edinmiştim. O partinin kurcularından birisi ve genel sekreter yardımcısıydım. Bu deneyim bana Erdal İnönü’nün ne kadar geniş ufuklu mütevazı ve zarif bir lider olduğunu gösterdi. Herkese başsağlığı diliyorum…

Bir kaç kare fotoğrafını yayınlamak istiyorum.

Yorum

  1. Kasım 30th, 2007 | 21:56

    Allah Rahmet Eylesin iyi bir adamdı

Yorum Yazin

*
To prove you're a person (not a spam script), type the security word shown in the picture. Click on the picture to hear an audio file of the word.
Anti-spam image